EĞİTİM

Japon Edebiyatına Giriş 101

Ülkemizde son dönemlerde artan manga ve anime ilgisi, Japonya’yı daha yakından tanımak isteyen okuyucuları Japon edebiyatına yönlendiriyor. Ne yazık ki, ülkemizde Japon edebiyatı adına yapılan çeviriler çok kısıtlı olup çoğu okur-yazar tarafından sadece Murakami Haruki eserlerinden ibaret görülse de yerelliği bile eleştiriye açık Murakami eserlerinin tek başına Japon edebiyatını anlamak için yetersiz olacağını söyleyebiliriz. Bu sebepten ötürü Japon edebiyatıyla yeni tanışanlar veya yalnız Murakami Haruki’yi duymuş olanlar için beş önemli japon yazar ve eserinden oluşan bir öneri listesi hazırladık.

1. Sōseki Natsume (9 Şubat 1867 – 9 Aralık 1916)

Genji Monotogarileri ile edebiyat sahnesinde yerini alan Japonya, özellikle popülerliği Japonya’nın Amerika baskısıyla kapılarını dış dünyaya açtığı Meiji dönemlerinden itibaren başlar. Bu dönemde Japonya’nın koşar adımlarla batı medeniyetlerini yakalama çabası, toplumda büyük bunalımlara sebep olur. Bu ilk dönemlere rastlayan yazarlardan olan Sōseki Natsume, Japon devlet bursuyla batı devletlerini tanıma ve araştırma amacıyla (yurtdışına) yurt dışına gönderilen ilk öğrencilerdendir. Fakat İngiltere’de bulunduğu dönemde ağır bunalımlar yaşayan Sōseki, eserlerinde de bu süreçlerdeki izlenimlerini ve Japon toplumunun değişimlerini işlemiştir.

Kendi duygu ve düşüncelerini özgür-özgün ifadelerle yazan Sōseki’nin edebi çevrelerde yankı uyandıran eseri ‘Kokoro (Gönül)’da da benzer konular ve kendi hayatından izler hoca-talebe ilişkisi üzerinden işlenmiştir.

“Vaktinde dizimin dibinde el pençe divan durdunuz; sonradan başımı ayaklarınız altına almak isteyeceksiniz. Ben yarınki hakaretinize uğramamak için bugünkü takdirinizden feragat etmeyi yeğliyorum. Şimdikinden katbekat çetin olacak gelecekteki yalnızlığıma dayanmak yerine, şimdiki yalnızlığıma katlanmayı tercih ediyorum. Özgürlük, bağımsızlık ve benlik dolu günümüz dünyasına doğmuş bizler bunun bedelini yalnızlığa kurban olarak ödemek zorundayız.”

2. Akutagava Ryonosuke (1 Mart 1892-24 Temmuz 1927)

Sōseki’nin destekleriyle düzenli öykü yayınlamaya başlayan Akutagava, Raşomon’la edebiyat dünyasında ses getirmiştir. Kendisi klasik japon hikâyelerinden mitleri, modern insanın psikolojik, bireysel düşünce sistemiyle bir araya getirerek Cezannevari eserler kaleme almıştır. “Kappa” kitabında da kara mizah yoluyla ahlaki değerleri; kısa boylu, kafaları oval, elleri yüzgeçli yaratıkların içerisine düştüğünü sanan akıl hastanesinde yatan birinin dilinden eleştirir. Farklı konulara kendine has bakışıyla getirdiği bu yorumlama tarzı Akutagava’yı özgün kılan özelliklerden biridir. Kendisi Japon öykü geleneğine getirdiği yenilikçi bu bakışla hala edebiyat dünyasında önem taşıyan Akutagava ödüllerinin de ismidir.

3. DazaiOsamu (19 Haziran 1909-13 Haziran 1948)

Japon edebiyatına yönelik düzenli okumalar yapmaya başlamam yaklaşık 2019’un sonlarında Dazai’nin İnsanlığımı Yitirirken eserini okumamla başlıyor. Bu eserle birlikte Dazai’nin Japon yazarlara özgü “Sosetsu” tarzıyla yazdığı yalın ve çarpıcı üslubuyla tanıştım. Eserlerinde hissedilen puslu bir karanlığın içerisinde kaybolmuşlukla dönemindeki Ango Sakaguchi, Osamu Dazai ve Sakunosuke Oda gibi diğer nihilist yazarlara benzer. Hepsinin ortak yönü, İkinci Dünya Savaşı sonrası kimlik kriziyle toplumdan soyutlanmışlık, intihar gibi konuları işlemeleridir.

Dazai’nin bu konulara değindiği en başarılı eseri de “Ningen Shikkaku (İnsanlığımı Yitirirken)” dir.

“…Ama suskun, vahim bir yalnızlığı bir karış kalınlığındaki bir zar gibi vücudunun çevresinde taşıyordu ve yaklaştıkça zar beni de sarmalayıp, taşıdığım nispeten Batılı havayla çok iyi kaynaşıyordu; ‘suyun dibindeki kayanın üstüne yapışan, dalından kopmuş bir yaprak’ gibi benliğimi korkudan ve tedirginlikten uzaklaştırmayı başarabilmiştim.”

4. Kavabata Yasunari (11 Haziran 1899 – 16 Nisan 1972)

Nobel ödülüyle birlikte ülkemizde tanınan Kavabata Yasunari, haikulardan etkiyle kaleme aldığı eserlerinde; izlenimi esas alan insanın iç duygularını sakince işleyen bir anlatıma sahiptir. Kyoto eserinde; şok etkisi yaratacak kadar ağır olayları bile okuyucuya narin bir melankoliyle işleyerek kiraz çiçeklerinin açtığı taze bahar esintilerinden tane tane karların yeri beyaza boyadığı günlere kadar uzanan uzun bir yolculuk yaşatıyor. Okuduğum tüm japon eserleri arasında japon kültürü ve toplumunu en yakından gördüğüm eserlerden birisiydi, Kyoto.

5. TanizakiJunichiro (24 Temmuz 1886 – 30 Temmuz 1965)

İlk dönemlerinde batılı bir yazı tarzına sahip olan Tanizaki’nin 1923 büyük Kanto depreminin evini yerle bir etmesi sonucu Tokyo’dan Osaka’ya gitmek zorunda kalışı; düşünce dünyasının da değişmesine yol açtı. Yerleştiği Japon estetiğine sahip yeni evle birlikte, batılılaşmayı sorgulayıp Japon kültürünü yeniden değerlendirmeye başladı. Yazdığı eserlerinin yanı sıra japon klasik eserlerini yeniden Japonca’ya uyarladı.

Tüm bu düşünsel değişimlerini işlediği “In’eiRaisan (Gölgeye Övgü)”  kitabında Türkiye toplumuyla da benzerlikler taşıyan kültür sorununu görmek, Türkiyeli okuyucuların tanıdık olduğu geride kalmışlık ve yurtsuzluk gibi hisleri derinden işlenmiş.

“Neden karanlıkta güzellik arama eğilimi sadece Doğulularda bu kadar güçlüdür? […] Bana göre biz Doğulular, içinde bulunduğumuz şartlardan hoşnut olmayı amaçlayıp elimizdekilerle mutlu olduğumuz için karanlıktan şikâyet etmek yerine bunun bir çaresi olmadığını kabullenip ışık azsa azdır der, karanlık üzerine düşüncelere gömülür ve karanlığın içindeki doğal güzelliği keşfederiz.”

Ülkemizle benzer toplumsal süreçlerden geçmiş Japonya’nın edebiyatını tanımanın Türkiyeli okurlar için keyifli bir deneyim olacağını düşünüyor, ilerleyen dönemlerde artan okur ilgisiyle beraber Türkiye’deki Japon edebiyatı koleksiyonunun da zenginleşmesini niyaz ediyorum.

Keyifli okumalar.

Yazar

Betül Sena AYAR

Kaynakça

Oğuz Baykara, Modern Japon Edebiyatının Doğuşu ve ShigaNaoya, (Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi, 2014), 15-30

Doğan Hızlan, Çağdaş Japon Edebiyatı ve YasunariKavabata, Karlar Ülkesi (Altın Kitaplar, 1971), 9-22

MeredithMckinney, Kokoro’sIntroduction, Kokoro (PenguinBooks/2010), 15-32

JuliaShiota, ‘There’s More to Japanese Literature than Haruki Murakami’, https://electricliterature.com, [09.04.2019]

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir